Kemeryaka, Kemeryaka Köyü, Kemah, Erzincan,Köy, Balık, Bal, Karakovan Balı, Koyun, Alabalık, Tesis,Yayla, Peynir, Cineriç, Cınarıç, Turnuva, Kemah Turnuvası, Dostluk Turnuvası, Kemah Köyleri Dostluk Turnuvası
ANA SAYFA FORUM HABER FOTOĞRAF VİDEO YAZILAR İNDİR ZİYARETÇİ DEFTERİ İLETİŞİM
ÜYE OL / GİRİŞ
Ana menü
Tarihimiz Tarihimiz
Ekonomi Ekonomi
Camimiz Camimiz
Okulumuz Okulumuz
Derneğimiz Derneğimiz
Kemeryakaspor Kemeryakaspor
Hakkımızda Hakkımızda
İletişim İletişim
KATEGORİ
Fotoğraf Fotoğraf
Video Video
Linkler Linkler
Yazılar Yazılar
Şiir Şiir
Şehidlerimiz Şehidlerimiz
Köylülerimize Özel Köylülerimize Özel
Turnuvalar Turnuvalar
ANKET
Bu site sizce nasıl olmuş ?
Çok güzel
Güzel
Normal
Biraz kötü
Çok kötü
Sonuçlar
Müzik player
İstatistik
Bugün  Toplam 
 Tekil 31317 
 Online
 IP 93.89.225.254 
Yazılar FıkralarKonu Eklemek için Üyelik Seviyeniz Yetersiz

Ünlülerin lafı gediğine koyduğu anlar

           

ALLAH RESULÜ'NÜN LATİFESİ
Hayatının her ânı bizim için "üsve-i hasene: en güzel örnek" olan Allah Resûlü'nün ve ashabının latifeleri genellikle yorumsuz olarak verilmiştir. Gönlümüze sürür ve neşe dağıtan bu latifelerdeki nezaket, doğruluk ve ölçüye dikkatlerinizi çekiyoruz. ENCEŞE'YE LATİFE Veda haccı yolculuğunda, develerle, kafileler halinde yol alınır. Peygamber hanımlarının da bulunduğu kadınlar kafilesinin develerini Enceşe adında bir siyah köle, erkekler kafilesinin develerini de Enes b. Malikin kardeşi Berâ b. Mâlik sürer. Sürücülerin her ikisi de güzel seslidir. Onların sesine, musikinin ahen-gine ayak uyduran develer, bir ara heyecana gelip koşturmaya başlarlar. Bu hâli gören Hz. Peygamber, Enceşe'yi tatlı bir şekilde ikaz eder: "Enceşe! Develeri yavaş sür de (taşıdıkları) cam şişeler kırılmasın!"

USTASIZ OLMAZ
Ebu Hanife hazretleri bir müşrikle tartışmak için anlaşır. Ancak kasten geç gelir. Bunun üzerine müşrik: "Bakın imamınız korktu; gelemiyor." der. Bir müddet sonra Ebu Hanife gelince de: "Niye geç kaldın?" diye sorar. Ebu Hanife: "Kayık yoktu. Irmaktan geçemedim, bir de baktım ki, ağaçtan kopan dallar kendiliğinden bir kayık oluverdi, ben de binip geldim, ondan geciktim." der. Ateist gülmeye başlar ve: "Gördünüz mü nasıl yalan söylüyor, hiç kendiliğinden bir ustası olmadan kayık yapılır mı?" der. İmamı Azam hazretleri hemen taşı gediğine koyar: "Bre akılsız, bir kayık ustasız kendiliğinden olamazsa, bu koca kâinat kendiliğinden nasıl var olur?" der.

HASTANIN YEMEĞİ
Lokman Hekime: "Hastamıza ne yedirelim?" diye sorduklarında, şu cevabı vermiş: "Acı söz yedirmeyin de, ne yedirirseniz yedirin."

KADINLAR DIŞARDA
Bir Fransız bayan yazar, Mehmet Akif'e: "Mösyö Akif! Kadınlarınızı evden dışarı çıkarmadığınız doğru mu?" diye sorduğunda Akif: " Ah Madam! Daha önceleri öyleydi. Sonra çıkarttık ama bu defa bir türlü içeri sokamıyoruz." diye latife ederek cevap verir.

AT NALI UĞUR GETİRİR Mİ?
Kadıköy Camiinde vaaz vermekte olan Osman Demirci Hocaya: "Hocam, at nalını evimizin kapısına asarsak uğur getirir mi?" diye sormuşlar. Demirci Hoca: "Zannetmiyorum." diye cevap vermiş. "O nallardan her atta dört tane var ama bütün gün kamçı yiyip duruyorlar."

HZ. EBUBEKİR'İN DUASI
Sahabelerden biri Hz. Ebu Bekir'in yanına gelip ona: "Çok günahkârım, benim için dua eder misin?" diyerek dua istemiş. Hz. Ebu Bekir Efendimiz de şu şekilde bir dua etmiş: "Yâ Rabbi, günahkâr bir kulun diğer bir günahkâr kulundan dua istiyor; ikisini de affeyle."

KAÇAN TREN
Necip Fazıl Kısakürek'in istasyondan öfkeyle döndüğünü görenler sorar: "Üstad! Nedir bu öfkeniz? Yoksa treni mi kaçırdınız?" Mağlubiyeti kabul edemeyen Necip Fazıl: "Ne münasebet!" diye kükrer. "Kovdum, gitti!"

ÖRTÜNMEK İŞİN GİYİNMEK!
İngiltere Kralı George ile görüştüğü sırada, Gandi'nin üzerinde her zamanki gibi beyaz örtüsü varmış. Davetten çıkınca, bir gazeteci sormuş: "Kıyafetiniz, bir kralla buluşmak için yeterli miydi?" Gandi, hiç aldırmadan cevap vermiş: "Kral, ikimize de yetecek kadar giyimliydi."

NAMAZ KILANLARI ÇAĞIR
Halife Harun Reşit, ağabeyi Behlül Dane'ye: "Ağabey, bu akşam camide namaz kılanları yemeğe alacağım. Sana zahmet akşam namazına git de namaz kılanları getir, yemek yesinler." der. Behlül camiye gider ve namazdan sonra yanında iki kişiyle döner. Halife: "Camiye sadece bunlar mı gelmişti, başka kimse yok muydu?" diye sorar. Behlül: "Vardı. Hem de cami doluydu." Halife: "Eee! Onları niye getirmedin?" Behlül: "Sen "Camiye gelenleri getir." demedin. "Namaz kılanları getir." dedin. Ben de camiden çıkanlara tek tek imamın namazda hangi sureleri okuduğunu sordum. Sadece bu iki adam bildi. Ben de onları getirdim." der.

SİGORTA ŞİRKETİ
İngiliz Büyükelçisi, eski Türk evlerinin dış duvarlarına asılan "Ya Hafız" (Muhafaza eden Rabbimiz) levhalarını görünce dayanamamış ve Keçecizade Fuad Paşaya bunların ne olduğunu sormuş. Fuad Paşa İngiliz'in tam anlayacağı dille cevap vermiş: "O gördükleriniz, Osmanlı sigorta şirketinin levhalarıdır."

ŞAİRİN CEVABI
Şair Deyheki, çocuklarım yanına alarak bir dostunu ziyarete gider. Kara kuru ve sıska çocukları gören dostu latife olsun diye: "Efendi, bu gübre böcekleri senin mi?" der. Şair, taşı gediğine koyar: "Evet efendim! Kokunuza geldiler!"

DÜRÜSTLÜK
Yaşlı bir marangozun emeklilik çağı gelmişti. Patronuna işten ayrılmak istediğini ve artık ailesi ve torunlarıyla zaman geçireceğini söyleyerek müsaade ister. Patron, marangozdan son bir isteği olduğunu söyleyerek "son kez bir ev daha yap sonra emekli ol" der. Marangoz kabul eder ve işe girişir. Fakat gönlü artık işte olmadığı için, baştan savma işçilik ve kalitesiz malzeme kullanarak evi bitirir. İşini bitirdiğinde işveren evi gözden geçirmek için gelir. Evi biraz inceledikten sonra dış kapının anahtarını marangoza uzatarak, "Bu ev senin, sana benden hediye" deyince Marangoz şoka girer ve çok utanır.


Kaynak: Haber7


Spacenuke Spacenuke Facebook Facebook Twitter Twitter FriendFeed FriendFeed

Gönderen:admin   Tarih:07 Nisan 2011   Puan:10   Toplam 7172 defa okundu
 Önceki sayfa « » Sonraki sayfa
   Tavsiye et    Kaydet
   Yorum ekle    Yazdır
Puan ver 
 
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
   
 
Son Eklenen
SEVECEKSEN
AŞK'IN MEALİ
KİM BİR BARDAK SOĞUK SU İÇERSE BENİ HATIRLASIN
SEVGİLİ GENÇLER'E GENÇLİĞİNİZİN KIYMETİNİ BİLİN...
KOMŞU HAKKI
SENİN YUVANI GÖRDÜ YUSUF..
KOCA BİR ÖMÜR BIRAKTIM ARKAMDA...
ŞİŞKO KRAL
YÜREĞİNİ YOKLA EY DOST
AŞKIN ŞEHİDİ
AH BİR ZENGİN OLSAM
KISKANÇLIK
EVLIYÂDAN "DIYARBEKIR’LI SAID PASA HAZRETLERI" - (... - 1890)
Gavur Ali
Tilki ile Kurdun oruç hikayesi
Ünlülerin lafı gediğine koyduğu anlar
SİZCE BUNLAR DOKTOR TAVSİYESİ Mİ???
Popüler
KİM BİR BARDAK SOĞUK SU İÇERSE BENİ HATIRLASIN
Ünlülerin lafı gediğine koyduğu anlar
Tilki ile Kurdun oruç hikayesi
AŞK'IN MEALİ
SEVGİLİ GENÇLER'E GENÇLİĞİNİZİN KIYMETİNİ BİLİN...
KOMŞU HAKKI
SENİN YUVANI GÖRDÜ YUSUF..
ŞİŞKO KRAL
KOCA BİR ÖMÜR BIRAKTIM ARKAMDA...
AŞKIN ŞEHİDİ
YÜREĞİNİ YOKLA EY DOST
AH BİR ZENGİN OLSAM
SEVECEKSEN
Gavur Ali
EVLIYÂDAN "DIYARBEKIR’LI SAID PASA HAZRETLERI" - (... - 1890)
KISKANÇLIK
SİZCE BUNLAR DOKTOR TAVSİYESİ Mİ???
Cevaplar
  Toplam 0 yorum yapıldı 
HAFTANIN FOTOĞRAFI
ANLAMLI SÖZLER
İki insanın iyi geçinmesi hiç kusursuz olmalarıyla değil, birbirlerinin kusurlarını hoş görmeleriyle sağlanır.
Üye Girişi
Üye adı :  
Şifre :  
Beni Hatırla
  Üye olun    
  Şifremi Unuttum   
DUYURULAR
Sürprizleri kaçırmamak için sitemizi sık sık ziyaret edin!
NAMAZ VAKİTLERİ