Tarihimiz
Köyümüz Kemah’ın bir ön karakolu hükmünde, Munzur’ların karla kaplı Marsinik’in zirvelerinin, yalçın kayalıklardan oluşan Piri Bey ve Karaavlu Tepe’lerinin eteğine kurulmuş yiğit bir Anadolu Köyü. İlçeye Tanasur Vadisini sırtlardan takibeden 9 km’lik stablize bir yolla bağlı. Köyün içinden başlayan Asrenik Dere’sinin yeşerttiği bağ ve bahçelerin yeşillikleri arasına, Kaşdibi Tarla’larının bitişiğine kurulduğu için, genel geçim kaynakları tarım ve hayvancılık. Bunun yanında arıcılık da gelişmiş durumdadır. Köyümüz bir taraftan Hırdıç Sırtları, karşı tarafından Salıntepe Sırtları ve arka cepheden de çatalkaya tarafından çepeçevre sarıldığı için resmen kuytu bir dere yatağının içinde kalmış. Bir de köyümüz Munzur’ların uçsuz bucaksız kanyonlarına, kabanlarına yakın komşu durumdadır.
Köyümüzün 1961 de açılan ilkokulu da şuan eğitim ve öğretime kapalı durumdadır. İstanbul’da başkanlığın. Remzi Kandemir'ın yaptığı “Kemeryaka Köyü Kalkındırma ve Güzelleştirme Derneği” 1970 de kuruldu.
Tahrir Defterlerindeki kayıtlara göre, 1568 de köyümüzde 32 hane müslüman ve hristiyanlar birlikte yaşıyormuş. O zaman yetişitirdikleri mahsulleri ise, buğday, arpa, darı, bakla, pamuk, bal ve bostan ürünleri olup, aynı yıl için 8000 akça toplam gelirleri olduğu tesbit edilmiştir. Yine aynı kayıtlarda, köyümüzde 1 değirmenin olduğu, köyün yakınında bulunan ve Vank-ı çınariç adını taşıyan vankın, yılda 1355 akça tutan geliri, Kemah’da Cemaleddin ve Ahi Ferec mahallerindeki cami ve mescitlere vakfedilmiş olduğu yeralmaktadır.
Aslımızın, Refahiye’ye bağlı Kayı Köyü’nden yaklaşık 400 sene önce gelme olduğu rivayet edilmektedir. Seferberlikde eşkiyalar Kemah’ı basmadan önce köyümüzü basmışlar ve 8 vatandaşımızı şehit etmişler. Bunun üzerine devlet, ahaliyi muhacir olarak, Divriği’nin Odur Köyü’ne göndermiş, 3 yıl orada kaldıktan sonra sulh ve sükunetin sağlanmasından sonra geri döndüklerinde, köyde “taş taş üstünde”değilmiş.
1994 yılının 1 Haziran’ında köyümüze baskın düzenleyen teröristler iki vatandaşımızı kaçırdılar, daha sonra da şehid ettiler. Bu terör hadiselerinden önce köyümüzde, 3000 davar, 350 de büyükbaş hayvan vardı. Her yıl Haziran’ın 20 sinden Eylül’ün 20 sine kadar çırap, Keşiş Gölü, Kemah Gediği, Kırkmerdiven Başı ve Türk Yurdu(Çırap) yaylalarında yaylacılık yapılırdı. Köylülerimiz şimdi gidemedikleri o yaylaların soğuk sularını bile özlemişler ve şimdilik adlarını yad etmekle iktifa ediyorlar: çırap Suyu, Kızılpınar, Ercipınar ve meşhur Kırkmerdiven çeşmesi.
Ziyaret Taşında “Kermiç Ziyareti” diye bir mağara bulunmaktadır. Vank Dere’sinde, Kilise Tarlası’nda ve Salın Tepe’de kilise kalıntıları, Azametli Oskar Kayasının tepesinde eski kalıntı ve peyler olduğu bilinmektedir..
Köyün Sınırları: Doğusu; çiftlik Hududunu takiben Kıronun Mağarası, Karatepe ve İşkak’ın alt kısmını takiben Zekerin Mağarası, Batısı; Tanasur Deresini takiben Cinariç Bendi ve Yılancık Boğazı, Kuzeyi; Fırat Nehri, Güneyi; Keşiş Gölü Şahin taşına kadar
***Not: Bu konunun hazırlanmasında www.kemah.gov.tr sitesinden yararlanılmıştır.
Daha büyük haritada görüntüle: KEMERYAKA KÖYÜ
|