Ben Mevzilikteydim iğdik düzünde Sen Naldöken deydin Biliyordum Sivri kayalar tepesinde seyirdeydin Boynunda haki renk dürbünün Nasırına gelen yerden delik Postalının üzerinde Öyle yiğitçe çömelik Tetikteydin. Ben mevzilikte iğdik düzünde Sen Nal dökendeydin. Peynir ekşisi kokan katır palanına yaslı Uykusuz gözlerle sabahlarken Bir zeytin tanesi ile geçen günümüzle Tilki sancılarında ürperirdin Kulunç tutmuş bir yan üstüne omuzlarınla Yine tetikteydin Bir sıkma ekmek sevdalısıydın Birde haki yelek üstünü capraz fişek Günleri unuttuk ,sıcak öğünlüleride Biz harbiden birilerine Sıcak kollar arasında renkli rüyalar seyrettirdik. Günlerce Öyle ütülü pantolon giymedik meclislerde Son model arabaları edinemedik kendimize Mal mülk hesabı da yapmadık. Tuz bastık yaralarımıza Sızlamadık kimseye Can verdik Bazen kurşun bir tarafımıza Bir omuz sarılı yine secde yaptık mevzimize Kan sıçramadı benzimize Yamuk gezdik günlerce bir kuru yala dayanık Hasiyeti öğün yaptık nefsimize Hain bekleyişi için soğuk pusu geçelerinde Sırtımda sivri kayanın sovuğu Saçlarım diken diken Uyuşmuş bir kolum havada Gerginlik çizgi çizgi yüzümde Dizlerimde romatizma bedenimde de yer tuttu Bir selam gönder tepeler ardından gecenin tam ortasında Bir izli mermi ile ne olursun Ve yıldızlar kıvılcımlaşsın gözümde Şimdi Hain kovaladığımız dağlarda değil düzdeyim. Bir elimde özgürlük bir elimde misafım Tam fetih suresindeyim.